İstanbul, tarihi boyunca birçok farklı medeniyete ev sahipliği yapmış ve her dönem kendine özgü mimari yapılarla donatılmıştır. Ancak şehrin yüzeydeki büyüleyici yapılarının yanı sıra, yerin altında saklı kalan ve tarihin derin izlerini taşıyan yeraltı sarnıçları da büyük ilgi çekmektedir.
Bizans ve Osmanlı dönemlerinde İstanbul’un su ihtiyacını karşılamak için inşa edilen sarnıçlar, mimari açıdan olağanüstü yapılar olmalarının yanı sıra, gizemli atmosferleriyle de dikkat çekmektedir. Bu yazıda, İstanbul’un en önemli ve en gizemli sarnıçlarını, tarihlerini ve günümüzde nasıl ziyaret edilebileceğini inceleyeceğiz.
1. Yerebatan Sarnıcı
Yerebatan Sarnıcı, İstanbul’un en büyük ve en etkileyici sarnıçlarından biridir. Bizans İmparatoru I. Justinianus tarafından 6. yüzyılda inşa edilen bu sarnıç, şehrin su ihtiyacını karşılamak için kullanılmıştır.

- İnşa yılı: 532
- Yüzölçümü: 9.800 m²
- Sütun sayısı: 336
- Su kapasitesi: 80.000 ton
Yerebatan Sarnıcı’nın en dikkat çekici özelliklerinden biri, içeride bulunan iki büyük Medusa başıdır. Sütunların altına ters ve yan olarak yerleştirilmiş olan bu başların mitolojik bir anlam taşıdığı düşünülmektedir. Bazı teorilere göre, Medusa’nın kötü enerjileri uzaklaştırdığına inanıldığı için başları bu şekilde konumlandırılmıştır.
Yerebatan Sarnıcı, günümüzde bir müze olarak ziyaret edilebilmekte ve zaman zaman çeşitli sanat etkinliklerine ev sahipliği yapmaktadır. İçeri girdiğinizde, devasa sütunlar ve loş ışıklandırma, sizi adeta bir zaman yolculuğuna çıkarmaktadır.
2. Şerefiye Sarnıcı
Yerebatan Sarnıcı kadar bilinmese de, Şerefiye Sarnıcı İstanbul’un en eski sarnıçlarından biridir. 4. yüzyılda Roma İmparatoru II. Theodosius tarafından inşa edilen bu sarnıç, tarihi boyunca İstanbul’un su ihtiyacını karşılamıştır.
- İnşa yılı: 4. yüzyıl
- Yüzölçümü: 1.125 m²
- Sütun sayısı: 32
Şerefiye Sarnıcı, son yıllarda restore edilerek modern bir sergi alanına dönüştürülmüştür. Günümüzde hem tarihi atmosferiyle ziyaretçileri büyülemekte hem de projeksiyon gösterileriyle İstanbul’un tarihini anlatmaktadır.
3. Binbirdirek Sarnıcı
Binbirdirek Sarnıcı, Bizans döneminden kalma en büyük ikinci sarnıçtır ve adını içeride bulunan yüzlerce sütundan almaktadır. Yerebatan Sarnıcı kadar ünlü olmasa da, İstanbul’un en eski yeraltı yapılarından biridir.
- İnşa yılı: 4. yüzyıl
- Sütun sayısı: 224
- Yüzölçümü: 3.640 m²
Bu sarnıç, Bizans döneminde şehrin su ihtiyacını karşılamak için inşa edilmiş ve Osmanlı döneminde de uzun süre kullanılmaya devam etmiştir. Günümüzde bir etkinlik alanı olarak kullanılan Binbirdirek Sarnıcı, konserler, sergiler ve özel davetler için tercih edilmektedir.
4. Sultanahmet Sarnıcı
Sultanahmet Camii’nin altında yer alan bu sarnıç, çok bilinmeyen ancak oldukça ilginç bir yapıdır. İnşa tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte, Bizans dönemine ait olduğu tahmin edilmektedir.
Sarnıç, genellikle turistik ziyaretlere açık olmasa da, özel etkinliklerde ve araştırmalarda zaman zaman kullanılmaktadır. Sultanahmet Meydanı’nda yürürken, aslında yerin altında böyle bir yapının bulunduğunu bilmek bile oldukça etkileyicidir.
5. Topkapı Sarayı’ndaki Yeraltı Sarnıçları
Topkapı Sarayı’nın içinde yer alan birkaç küçük sarnıç bulunmaktadır. Osmanlı padişahlarının su ihtiyacını karşılamak için kullanılan bu sarnıçlar, sarayın diğer bölümlerine göre daha az bilinse de oldukça önemlidir.
Bu sarnıçlardan bazıları bugün müze olarak kullanılmakta, bazıları ise hala araştırmacılar tarafından incelenmektedir. Topkapı Sarayı’nı ziyaret ettiğinizde, bu gizli yeraltı yapılarının bazılarını keşfetme şansına sahip olabilirsiniz.
6. İstanbul’un Kayıp Sarnıçları
İstanbul’un yeraltında, günümüzde tam olarak keşfedilmemiş veya sınırlı bilgiye sahip birçok sarnıç olduğu bilinmektedir. Bazıları özel mülklerin altında kalmış, bazıları ise zamanla unutulmuştur.
Bazı rivayetlere göre, Sultanahmet ve Beyazıt bölgelerinde hala keşfedilmeyi bekleyen birçok Bizans sarnıcı bulunmaktadır. Tarihçiler ve arkeologlar bu konuda araştırmalar yapmaya devam etmektedir.
7. İstanbul’un Yeraltı Sarnıçlarını Ziyaret Etme Rehberi
Eğer İstanbul’un yeraltı dünyasını keşfetmek istiyorsanız, bu sarnıçları ziyaret etmek için bazı ipuçları:
- Yerebatan Sarnıcı: Haftanın her günü açıktır ve yoğun turist ilgisi görmektedir. Sabah erken saatlerde gitmek, kalabalıktan kaçınmanızı sağlayabilir.
- Şerefiye Sarnıcı: Daha az bilinen bir sarnıç olduğu için genellikle daha sakindir. Modern ışık gösterileriyle etkileyici bir deneyim sunar.
- Binbirdirek Sarnıcı: Özel etkinlikler için kullanıldığı için gitmeden önce ziyaret saatlerini kontrol etmenizde fayda var.
- Topkapı Sarayı Sarnıçları: Sarayın farklı bölümlerinde yer aldığı için rehber eşliğinde yapılan turlara katılmak daha bilgilendirici olacaktır.
Sonuç
İstanbul’un tarihi sarnıçları, şehrin geçmişine dair önemli izler taşıyan büyüleyici yapılar arasında yer almaktadır. Bizans ve Osmanlı dönemlerinden günümüze kadar gelen bu yeraltı yapıları, sadece su ihtiyacını karşılayan sistemler değil, aynı zamanda gizemli hikayeler ve eşsiz mimari detaylar barındıran mekanlardır.
Eğer İstanbul’un sadece yüzeydeki güzelliklerini değil, yeraltındaki sırlarını da keşfetmek istiyorsanız, bu sarnıçları ziyaret etmek harika bir deneyim olacaktır.